İnsan ömrü
boyunca hep güneş gözlüğü takabilir mi? Ömrü boyunca uyuyabilir mi? Sürekli,
yürüyebilir mi, konuşabilir mi, radyo dinleyebilir mi? Elbette hayır. Tebdil-i
mekan ve tebdil-i kıyafet bunun için tavsiye edilir.
Bir bakıma
mutluluğu tarif et deseler “değişiklik” derim. Peygamberimiz Hz. Muhammed “Bir günü diğer gününe eşit olan zarardadır”
demiş.
İnsan varlığının
sebebini bir tek mutluluk kaynağına bağlayamaz. Yaşamak kendi ifade etmek,
onura olmak, onura etmek insanın doğasında vardır. Bu sebeple, yaşamın coşkusu
için yeni yollar kaçınılmazdır. Yaşamak
için yeni nedenler yeni gerekçeler bulmak ancak zihni ve hisleri açacak olan
bir terapiyle mümkündür. Bu terapi, büyüdükçe ilgimizi çeken şeylerin
azaldığı şeklindeki yanlış yargıyı düzeltmekle olur.
Çocukluk
devremizi hatırlayalım. Her şeyle yakından ilgilenirdik. Fakat dikkatlerimiz
günlük hayat için önemli konular üzerinde toplamak kabiliyetimiz geliştikçe,
dünyanın günlük ihtiyaçlarına yaramıyor gibi görünen olaylara dikkat etmez
oluruz.
İnsan, hayattaki her şeyi anormal derecede
ciddiye alırsa, mutlu ve huzurlu yaşamının önüne bariyer koymuş olur.
Sürekli çalışma üzerinde durup, dinlenmeyi, aileyle konuşmayı eş dost
davetlerin ihmal ederse kendilerini mutluluğa giden yepyeni yollar bulmada
engellemiş olurlar.
Erkek veya kadın
olsun, bizler toplumun bireyleri olarak ne yazık ki bütün zamanımız, para
kazanmaya vererek sevgi, neşe, dayanışma ve toplum hayatımız için acil olan
durumları ihmal ediyoruz. Bu özellikle erkeklerin izole edilmesi gereken
hatası. Kadınlar ise çağımızın iş kollarında kendisini biraz daha fazla
kazanacağım diye hırpalıyor. Bu durumda evini ihmal ediyor, çocuğunu ihmal
ediyor, kitap okumayı ihmal ediyor, sosyal faaliyetleri ihmal ediyor.
Mutluluğa giden
yolda, güzel yaşamın özlemiyle tutuşan fakat dünyasını da o nispette gitgide
daraltan insana şunları tavsiye edebilirim:
-Memnun
olmadığınız alışkanlıklarınız, terk edin. Böylece önünüze yeni yollar
çıkacaktır.
-İnsanlarla olan
ilişkilerinizi tekrar gözden geçirin. Bunun size yararı, hatalarınızı görmeniz
olacaktır.
-Sosyal
alanlarınızı genişletiniz. Diğer arkadaşlarınızın merak alanlarını
öğrendiğinizde, insanların farklı yönlerini tecrübe etmiş olursunuz.
-İşimin dışında
bir şeyle meşgul olmaya vaktim yok!” diyorsanız, tehlikeyle karşı karşıyasınız
demektir. Çünkü, bu işinizi kaybettiğiniz an hayat da sizin için anlamını
yitirir. Bir tek amaç her zaman için risktir. Birkaç meşgalenizin olmasında
fayda vardır.
-Yaşadığınız
şehri ne derece tanıyorsunuz; Tüm tarihi yerlerini müzelerini gezmiş olmanız
gerekir.
-Hayatta güzel
olan her şeyi mutlaka bir defa deneyiniz. Örneğin seyahat, örneğin uçağa
binmek, gemiyle yolculuk, trenle yolculuk, kayak yapmak…
-Hayatını genişletmeyi
kafasına koymuş kişi sıradan bir hayatı tercih etmez. Hayatın neşe dolu
yönlerine ilgi duyanlar ise sıkıntının ne olduğunu bilmezler. O halde siz
hayatınızı genişletin.
Lilay Koradan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder